Yu Hua Seti 3 Kitap - Yaşamak, Kanını Satan Adam, On Sözcükte Çin
Yaşamak
Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui.
Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla...
Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün
***
Kanını Satan Adam
Zor bir hayata doğmuştur Xu Sanguan: Babası çocukken ölür, annesiyse başka bir adamla evlenip onu terk eder. Dedesi ve amcasının sahip çıkıp büyüttüğü Xu Sanguan artık şehirdeki ipek fabrikasında çalışan genç bir işçidir. Amcasını ziyaret ettiği bir gün, kan satmaya giden iki arkadaşının yardımıyla o da kanını satar. Eline geçen parayı sadece ailesi için harcaması gerektiğine inandığı için evlenmeye karar verir. Xu Yulan’la evlenir ve üç oğlu olur. Büyük oğlu Yile hakkındaki bir gerçeğin ortaya çıkmasıyla sarsılır. Kültür Devrimi, kıtlık yılları gibi zor ve toplumu altüst eden dönemlerde ne zaman başı sıkışsa bir kuyudan su çeker gibi damarlarından kan çektiren ve mücadeleden asla vazgeçmeyen Xu Sanguan’ın öyküsü, tüm bunların yanında yaşama dair birçok tuhaflığı da barındırır.
Kalbin tek bir atışıyla kanın tüm vücuda yayılması gibi, Yu Hua da basit fakat usta işi cümlelerle kurduğu bu olağanüstü öyküde, âdeta insan ruhunun ve yaşamın kılcal damarlarına ulaşır.
Daha önce Yaşamak adlı romanını yayımladığımız Yu Hua’nın en önemli eserlerinden Kanını Satan Adam’ı Erdem Kurtuldu Çince aslından çevirdi.
***
On Sözcükte Çin
Kültür Devrimi’nden bugüne kadarki kırk yıllık sürede “Halk” sözcüğünün içi boşaltılmıştır Çin gerçekliğinde. Şimdi, Çin’de popüler olan ekonomik terminolojiye göre “Halk” sadece bir
paravan şirkettir ve Çin farklı dönemlerde farklı içeriklerle onu kullanarak pazara girer.
Yaşamak ve Kanını Satan Adam gibi romanlarıyla tanınan ve modern Çin edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Yu Hua, bu sefer bir kurmaca yazarı olarak değil, ülkesinin ve toplumunun
yakın tarihine ve bugününe dair sözü olan bir aydın kimliğiyle karşımızda.
Yu Hua, On Sözcükte Çin’de hem kendi hayatının ve yazarlığının mihenk taşlarını, hem de Kültür Devrimi yıllarından itibaren Çin’in geçirdiği değişim safhalarını pek çok ilginç hikâye eşliğinde, merkezine on anahtar sözcüğü alarak anlatıyor.
Her bir sözcük, bir edebiyat ustasının kaleminde köklü bir geçmişin ve kültür mirasının “dört bir yanına” uzanırken biz de gözlem gücü yüksek bir yazarın, bir ülkeye ve topluma dair alternatif bir tarih okuması yapmak için ne kadar değerli olabileceğine tanık oluyoruz.
On Sözcükte Çin, yazarın Yaşamak romanını da Türkçeleştiren Bahar Kılıç’ın Çince aslından çevirisiyle…
- Açıklama
Yaşamak
Aile servetini yiyip tükettiği gençlik günlerinde, uzun bir hayatın ona neler sunacağından habersizdir elbette Fugui.
Yıllar sonra, yaşlı öküzüyle tarlasını sürerken tanıştığı bir yabancıya hayatından söz etmeye başladığında, şımarık bir gencin başına gelenlerden fazlasını sayıp dökecektir bu yüzden: Fugui, kendisiyle birlikte altı insanın hayatını, kaderin sürprizlerini, yaşamın acılarını ve sevinçlerini anlatır. Onun dilinden -daha doğru bir ifadeyle Yu Hua’nın kaleminden- dökülenler, insanlık durumlarına dair epik bir romana dönüşür böylece. Basit bir anlatım, güçlü bir anlatı doğurur: Sabanın toprakta bıraktığı izlere benzer kâğıt üzerinde satırlar. Yaşamın her şeyi kapsaması gibi, Yaşamak da hayatı olduğu gibi kucaklar. Doğumları ve ölümleri, mutsuzlukları ve umutlarıyla...
Yayımlandığında ülkesinde yasaklanmasına rağmen, bir hayat öyküsü okumamış da sanki bir hayat yaşamış olduklarını söyleyen okurlarının her geçen gün
***
Kanını Satan Adam
Zor bir hayata doğmuştur Xu Sanguan: Babası çocukken ölür, annesiyse başka bir adamla evlenip onu terk eder. Dedesi ve amcasının sahip çıkıp büyüttüğü Xu Sanguan artık şehirdeki ipek fabrikasında çalışan genç bir işçidir. Amcasını ziyaret ettiği bir gün, kan satmaya giden iki arkadaşının yardımıyla o da kanını satar. Eline geçen parayı sadece ailesi için harcaması gerektiğine inandığı için evlenmeye karar verir. Xu Yulan’la evlenir ve üç oğlu olur. Büyük oğlu Yile hakkındaki bir gerçeğin ortaya çıkmasıyla sarsılır. Kültür Devrimi, kıtlık yılları gibi zor ve toplumu altüst eden dönemlerde ne zaman başı sıkışsa bir kuyudan su çeker gibi damarlarından kan çektiren ve mücadeleden asla vazgeçmeyen Xu Sanguan’ın öyküsü, tüm bunların yanında yaşama dair birçok tuhaflığı da barındırır.
Kalbin tek bir atışıyla kanın tüm vücuda yayılması gibi, Yu Hua da basit fakat usta işi cümlelerle kurduğu bu olağanüstü öyküde, âdeta insan ruhunun ve yaşamın kılcal damarlarına ulaşır.
Daha önce Yaşamak adlı romanını yayımladığımız Yu Hua’nın en önemli eserlerinden Kanını Satan Adam’ı Erdem Kurtuldu Çince aslından çevirdi.***
On Sözcükte Çin
Kültür Devrimi’nden bugüne kadarki kırk yıllık sürede “Halk” sözcüğünün içi boşaltılmıştır Çin gerçekliğinde. Şimdi, Çin’de popüler olan ekonomik terminolojiye göre “Halk” sadece bir
paravan şirkettir ve Çin farklı dönemlerde farklı içeriklerle onu kullanarak pazara girer.Yaşamak ve Kanını Satan Adam gibi romanlarıyla tanınan ve modern Çin edebiyatının en büyük yazarlarından biri olan Yu Hua, bu sefer bir kurmaca yazarı olarak değil, ülkesinin ve toplumunun
yakın tarihine ve bugününe dair sözü olan bir aydın kimliğiyle karşımızda.
Yu Hua, On Sözcükte Çin’de hem kendi hayatının ve yazarlığının mihenk taşlarını, hem de Kültür Devrimi yıllarından itibaren Çin’in geçirdiği değişim safhalarını pek çok ilginç hikâye eşliğinde, merkezine on anahtar sözcüğü alarak anlatıyor.
Her bir sözcük, bir edebiyat ustasının kaleminde köklü bir geçmişin ve kültür mirasının “dört bir yanına” uzanırken biz de gözlem gücü yüksek bir yazarın, bir ülkeye ve topluma dair alternatif bir tarih okuması yapmak için ne kadar değerli olabileceğine tanık oluyoruz.
On Sözcükte Çin, yazarın Yaşamak romanını da Türkçeleştiren Bahar Kılıç’ın Çince aslından çevirisiyle…Stok Kodu:9786056587887123Boyut:13x19,5Çeviren:Bahar Kılıç, Erdem KurtulduKapak Türü:Karton KapakKağıt Türü:2. HamurDili:Türkçe
- Taksit Seçenekleri
- Taksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim373,75373,752198,09396,183134,55403,65670,39422,34949,42444,76Taksit SayısıTaksit tutarıGenel ToplamTek Çekim373,75373,752--3--6--9--
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.